İnsan yaşadığını nasıl hisseder? Bir şeyler tüketirken mi yoksa üretirken mi? Avcı toplayıcılıktan, günümüze modern insanların yaşadığı topluma kadar bir kesim ortaya bir şeyler çıkartırken, başka bir kesim ise ortaya çıkan ürünü tüketme eğilimi göstermiştir. Peki üreten kesim ortaya bir ürün çıkartmasaydı, bunun tüketilmesi mümkün olabilir miydi? Elbette bu soruların cevapları geçmişten günümüze kadar yapılan çalışmalarla araştırılıyor olsada, atlayamayacağımız gerçek şu ki, yüzyıllar geçtikçe insanların üretime katkısının gün geçtikçe artıyor olması. Peki bir şeyler üretmek ya da ortaya yeni bir şey çıkartmak için ne kadar verimli çalışıyoruz. İçinde bulunduğumuz dönemin hemen öncesinde, bir şeyler üretmek ya da üretime katkı sağlamak için yataklarımızdan kalkıp, hazırlanıp, bir yolculuk gerçekleştirerek üretim gerçekleştireceğimiz alanlara gidiyorduk. Şu an geldiğimiz noktada ise üretim gerçekleştireceğimiz alana gitmeden, yataklarımızdan kalktığımız yerde bir şeyler üretmemiz ya da üretime katkı sağlamamız bekleniyor.
Peki zaman zaman evlerimizden çıkıp gittiğimiz iş yerlerimizde, çalışma ortamlarımızda ya da üretim alanlarımızda dahi ortaya bir şeyler çıkartmak ve ya yaptığımız şeylere konsantre olmak bize zorlarken, bunları yataktan kalktığımız yerde gerçekleştirmek bir çoğumuzun alışık olmadığı bir düzeni de beraberinde getirdi. Ev ortamında üretkenliğimizi nasıl koruyacağız?
Her insanın kendine has bir biyolojik yapısı, alışkanları ve bir işi yaparken kendine göre izlediği metodlar var. Bunların yanında üretkenliğini artırabileceği, ya da en azından üretken olamadığı dönemlerde var olanı korumak için yapabileceği belli yöntemler var. Zaman zaman yaptığımız işlerin fazlalığından, zamanın yetmemesinden bahşederiz. Bir iş üzerinden çalışırken aniden gelen bir maille acil yapılması istenen başka bir iş daha istenmiş olabilir ya da önemi o kadar da fazla olmayan bir iş için düşündüğümüzden daha fazla saat ayırmış olabiliriz. Peki gün içinde sadece 24 saatimiz varken, bu zamanı verimli kullanıp, ev içinde çalışırken üretkenliğimizi koruyabilir miyiz?
Eisenhower Matrisi üretkenliğinizi artırmak ve çalıştığınız zamanı daha verimli hale getirmek için basit bir teknik, işlerinizin ne kadar önemli ya da acil olduğunu ortaya çıkartan, dolayısıyla üretkenliğinizi daha etkili bir şekilde kullanmanızı sağlayacak bir yöntem. Bu yöntemle aslında kafanızdaki işlerin önem ve aciliyet sıralamalarını görerek, üretkenliğinizi hangi işlere ve hangi zaman aralıklarında yönlendirebileceğinizi görebileceksiniz.
Eisenhower Matrisi
Şimdi işlerinizin önem sırasını ve bu işlerin zamanla olan bağlantısını bir grafiğe dökerek çıkartmış oldunuz. Bu aşamadan sonra geriye çıkardığınız bu grafiğe paralel olarak kendinize bir çalışma yolu belirmek kalıyor. Bu noktadada yardımcı olması adına, konsantrasyonunuzu kaybetmeden çalışmak için kolay bir yöntem önereceğim.
Pomodoro Tekniği
Pomodoro Tekniği’nin mantığı çok basit. Kısa süren bir çalışma ile konsantrasyonunuzu o an önemli ve acil olarak belirlediğiniz işinize verip ve sonrasında çok kısa süre bir mola alıyoruz. 25 dakikalık çalışma ve 5 dakikalık molanın toplamına 1 Pomodoro deniliyor. Bu çalışma ve mola sürelerinden oluşan döngüyü 4 defa tamamladığımızda ise, bu sefer daha uzun süren bir mola vererek kendinizi ödüllendirebilirsiniz. Bu tekniği kullanırken dikkat etmemiz gereken noktalar, çalışırken dikkatinizi dağıtıcak etkenleri ortadan kaldırmak ve kafanıza takılacak, çalışmanıza engel çıkaracak konulara kayıp, çalışmanızı kesmemek, dört Pomodoro’yu tamamlamak.
Üretkenliğimizi her çalışma ortamında korumak ve artırmak için Eisenhower Matrisi yöntemini kullanarak aklımızdaki işleri organize edip, önceliklemizi belirleyerek, Pomodoro Tekniği ise belirlediğimiz öncelikli işlerimizi yaparken en üst seviyede verim almamızı sağlayacaktır.
Eisenhower’ın da dediği gibi ‘Önemli olan nadiren acildir, acil olansa nadiren önemli’ üretkenliğimizin her gün artacağı, bol öğrenmeli günler geçirmeniz dileğiyle.
Ekibinizin üretkenliğini artırmak için ihtiyacınız olan öğrenme araçları için bizimle iletişime geçebilirsiniz.