Eğitim hazırlamak bazen eğitimin kendisinden daha yorucu bir süreç olabiliyor. Bana göre zaten bir iyi hazırlanmış bir eğitimin iyi bir sonuç vermemesi gibi bir olasılık yok. O yüzden belki de bu yoruculuk başarılı bir eğitimin anahtarı olabilir. Tabi bu yoruculuk ve yoğunluk dikkatsizlikleri de beraberinde getiriyor. Bu yazımızda eğitimlerde gözden kaçırıyor olabileceğiniz noktaları konuşacağız.
1-Süreci bir bütün olarak ele almamak
Bu başlığı okuduğunuzda size çok basit gelebilir hatta, yok artık yahu bunu da gözden nasıl kaçıralım diyebilirsiniz. Ama hatırlatmakta, hatırlamakta fayda var.
Çok etkili olduğunu düşündüğünüz bir oturumunuz olabilir ya da oturumunuzun içerisinde kullanabileceğiniz herkesi şaşırtacağını, güldüreceğini düşündüğünüz bir anınız, paylaşımınız olabilir. İşte bazen tam olarak da bu noktada sürecin bütünlüğünü, kendimizi sevdirmek ya da kendimizi göstermek amacıyla göz ardı ediyoruz. O herkesin güldüğü, eğlendiği, şaşırdığı nokta o kadar ilgi çekiyor ki, eğitimle ilgili akılda kalan az sayıdaki noktadan bir tanesi haline geliyor. Burada da o noktanın asıl amaca ne kadar uygun olduğu, eğitim sonrası katılımcıların eğitimden ne kadar öğrenebildiği ile doğru orantılı oluyor.
Eğitim içerisine bir sürü oturum eklemeyi tercih edebilirsiniz ya da tam tersine sayıca az daha uzun oturumlar da kullanabilirsiniz. Uzun sessionlarda katılımcıların dikkatini toplamanın zorluğu ve eğitimin sıkıcılaşma ihtimalindeki artıştan bu yazıda bahsetmeyeceğiz. Burada daha çok kısa oturumlarda konu seçiminin neden önemli olduğundan bahsetmek istiyorum.
Kısa oturumlarda katılımcıların dikkatini toplamak, akılda kalıcılığı arttırmak ve hedeflere daha verimli odaklanmak mümkün. Kısa oturumlardan oluşan bir eğitimin karşılaşabileceği ne büyük sorun ise oturumların birbirleriyle olan bağı. Bu bağ zayıf olduğunda katılımcılar bir eğitim almış gibi hissetmekten çok, üst üste alakasız atölyelere girmiş gibi hissedebiliyorlar. Bunun sebebi çoğunlukla eğitim hazırlığı yapan kişinin oturumların içeriklerinde ve sıralamalarında talihsiz tercihler yapmış olması oluyor.
2-Eğitim Aralarını Planlamamak
Eğitim sürecini iyi bir şekilde planlamış olabilirsiniz, peki ya araları? Oturum aralarını katılımcıların dinlenebileceği, bir sonraki oturuma kendilerini hazırlayabilecekleri bir alan olarak düşünmek gerek. Siz her ne kadar araların ayarlanmasının sizin işiniz olmadığını düşünseniz de, aslında eğitim boyunca katılımcılarınızın zihinsel ve fiziksel olarak oturumlara hazır olduğundan emin olmak da sizin sorumluluğunuzda. Bu yüzden kaç dakikalık aralar verileceğinden, aralarda ne gibi ikramlar verileceği de kafa yorulması gereken noktalardan birisi olacaktır.
3-Eğitim Mekanının Kullanılması
Eğitim yapacağımız her alanı önceden görmek mümkün olmayabiliyor. Bu da oturum planlaması yaparken düşündüğümüz yöntemleri kullanmamızın önüne engel olarak çıkabiliyor.
Eğitim planlamasında bu ve benzeri olasılıkları hesaba katmak gerekiyor. Ya mekanı gidip önceden görmek veya toplantı salonunun görüntülerini izlemek ya da alternatif yöntemleri her zaman cepte bulundurmak gerekiyor. Bu şekilde mekanın hesaba katmadığımız yönlerinin eğitimi etkilemesini engelleyebiliriz.
Bu ve bunun gibi pek çok madde eğitim tasarlarken aklımızdan çıkabiliyor. Sizin eğitmenlere ve eğitim tasarımcılarına önereceğiniz, bunu sakın unutma dediğiniz noktalar varsa bizimle paylaşabilirsiniz.
